17 Haziran pazar günü Heybeliada Çam Limanı mevkiinde çıkan yangında yaklaşık 5 hektar ormanlık alan kül oldu. 1997 yılında Heybeli'de aynı bölgede çıkan yangın ve 2003 büyük Burgaz yangınının ardından, bu son yangınla yine ciğerimiz tutuştu, artık sabrımız taştı, isyanımız alev aldı. Göz yaşlarımızın arasından baktık, öfkemizi yenip dinledik, okuduk, aklımızı toplayıp araştırdık, düşündük ve aynı acıyı tekrar yaşamamak için ilk adım olarak aşağıda paylaştığımız tesbitleri biraraya topladık:
Yangın riski bulunan ormanlık alanlarla ilgili kamusal düzenlemelerde yasal, hukuki, idari belirsizlik ve yetersizlikler:
- Orman alanı, mesire alanı ve mesire alanları dahilindeki özel piknik alanlarının sınırları vatandaşlar tarafından görülür şekilde belirlenmiş değildir. Bazı alanların etrafında hem girişin yasak olduğu hem de buranın piknik alanı olduğu işaretlerine rastlanabilmektedir.
- Mesire alanı işletmelerinin uymakla yükümlü oldukları sözleşme veya yönetmelikler şeffaf değildir. Buralarda belirlenen sorumlulukları yerine getirip getirmedikleri, ilgili mercilerce yeterince denetlenmemektedir.
- Mesire alanları sınırlarında tahsis edilmiş piknik alanları dışında kalan ormanlık alanlarda vatandaşların uymaları gereken kuralların (mangal ve her türlü ateş yakma yasağı ; sigara içme yasağı vs.) görülür şekilde yeterli sıklıkta ilân edilmesi için gerekli tabelâlar yoka yakın sayıda ve bakımsız haldedir. Ne Adalar'a ziyaretçi taşıyan ulaşım araçlarında, ne de Adalar dahilindeki hoperlörlerde bu yönde hiçbir anons yapılmamakta, esnafa ait mekânlarda uyarıcı el ilânı, broşür vs. Dağıtılmamaktadır.
- Gerek mesire alanlarında, gerek mesire alanı dışında kalan ormanlık alanlarda kurallara uyulup uyulmadığını denetleyecek yeterli sayıda görevli bulunmamaktadır.
Adalar'ın toplamında her türlü denetim ve hizmet için Adalar Orman Müdürlüğü'nde görevli 1 şef ve sadece 2 memur bulunmaktadır !
- Uygulamada bütün vatandaşlar yanlarında getirdikleri mangalları ve ellerinde sigaralarıyla ormanlık alanın en ufak düzlüklerine kadar tümünü piknik alanı olarak kullanmaktadır. Oysa son 7 yıl içinde sadece 27 vaka hakkında tutanak tutulmuştur.
- İçlerinde güneş ışınlarıyla tutuşmaya çok müsait cam, kağıt, plastik parçalarının da bulunduğu çöplerini piknik yaptıkları yerlerde olduğu gibi bırakıp gitmektedirler. Bu çöpler toplanmadığından aylarca oldukları yerde kalmaktadır.
- İyi niyetle taşıyıp atmaya çalışanların ulaşabilecekleri konteyner sayısı son derece kısıtlı ; konteynerlerin çoğu delik ya da hasar görmüş durumdadır ; tam yerlerini gösteren bir harita mevcut değildir.
- Ormanlık alanlarda yangın başlatma riski taşımayan çöp kutuları bulunmamaktadır.
- Ormanlık alanlardaki geniş toprak yollara uygun çöp toplama araçlarıyla çöp toplama ağı mevcut değildir.
- Adalar İlçesi'nin bütün birimlerinin hizmet verebilmesini sağlayacak kaynakları, nüfusa kayıtlı yaklaşık 14.000 kişi üzerinden hesaplanarak tahsis edilmektedir. Oysa yazın yerleşik nüfus 72.000 civarına ulaşmakta, yaz ayları boyunca haftasonu günlük ziyaretçi sayısı ile birlikte 140.000'i bulmaktadır.
- Aynı şekilde, ormanlarla ilgili kaynak ve görevli tahsisi 600 hektar orman alanı üzerinden hesaplanmaktadır. Oysa, sit alanlarına günde 20.000'in üzerinde ziyeretçi girişi yasakken, tamamı sit alanı olan Adalar'da bulunan ormanlar, valilik kararı ile serbest dolaşımın yasak olduğu diğer tüm İstanbul ormanlarının aksine, yaklaşık 5 ay boyunca günde 50.000 ilâ 140.000 arası ziyaretçinin kullanımına fiilen açıktır.
- Var olan yetersiz imkânlar daha Adalar arasında dengeli bir dağılımla kullanılmamaktadır; en geniş ormanlık alana sahip Heybeliada dahil, Büyükada dışındaki diğer adalar bir nevi "üvey evlat" muamelesi görmektedir.
Yangının başlamasını ve yayılmasını önleyici ormanlık alan düzenlemelerinde eksiklikler
- 2003 yılında hazırlanan ve çok yakın zamana kadar yürürlükte olan Silvikültür Planı'nda karaçam ağaçlarının aralarını dolduran funda ve makiler (defne, kocayemiş vs.) kayıtlı gözükmemekte idi ! Bu sebeple orman müdürlüğü, yangın riskini büyük ölçüde arttıran bu bitkilere gerek doğru büyümelerini teşvik etmek, gerek kuruyanlarını temizlemek, gerekse yeterli oranda seyreltme yapmak suretiyle müdahale edememekte idi.
- Yangın halinde ormanın içlerine ve su takviyesi için denize ulaşılabilmesini sağlayacak ve genelde orman içinden çöp toplanmasını kolaylaştıracak yeterli orman yolu yapılamamaktadır. Heybeliada'nın etrafını dolaşan asfalt büyük ve küçük tur yolları «orman yolu» statüsünden çıkarılmadığından, 1954 yılında yürürlüğe giren kanun gereği %2 olarak belirlenen orman yolu oranı fazlasıyla aşılmış görünmekte (%10), dolayısıyla esas gerekli orman yolları inşa edilememektedir.
Yangına müdahale için gerekli donanım ve görevli eksiklikleri :
- 250 metrede bir bulunması gereken hidrantlar, Heybeliada'da 400 metreyi aşan aralıklarla mevcuttur. Çoğunun bakımı yapılmadığından vanalar sıkışmış, paslanmış durumdadır.
- Yangın hortumlarının çoğu bakımsız ve patlak durumdadır.
- Asfalt yol haricinde, ormanlık alanın içinde hiçbir hindrant ve sprink püskürtme sistemi bulunmamaktadır.
- Heybeliada'daki yangına müdahale etmek için ilk gelen araç hortuma su basamamış ve bu durum çok erken söndürülebilecek iken yangının yayılmasına sebep olmuştur. İtfaiye araçlarının düzenli bakım ve onarımının yapılmadığı anlaşılmaktadır.
- Denizden su çekip birçok koldan çok geniş bir alana su püskürtmeyi sağlayan sadece 1 adet « ahtapot hortum » Büyükada'da mevcuttur ; fakat bu hortumu kullanacak bilgiye sahip görevli hiçbir Ada'da bulunmamaktadır! Ayrıca, etrafı denizlerle çevrili Adalarımız için son derece uygun ve hayati olan bu techizatın, ancak hava şartları müsaade ederse bir Ada'dan diğerine getirilip kurulmasına gerekli süre fazlasıyla uzundur.
- Hidrantlardan su almadaki aksaklıklar ; hidrant anahtarlarının eksik olması nedeniyle su takviyesinin gecikmesi; halkın paniğinden etkilenen itfaiyecilerin, görevlerinden çok halkın isteklerine cevap vermeye çalışmaları; dumanın gittiği yönde çalışmalar yaparak zehirlenmeleri ; merkezde beklemesi gereken memurun yangın yerine koşması nedeniyle arazözün su alamaması; yangının yeniden başladığı kritik bir anda, alevlere rüzgarın üstünden mi altından mı müdahale edileceği konusunda tartışmaya girmeleri gibi misaller kadrolu elemanların bütün iyi niyetlerine rağmen, ciddi eğitim eksiklikleri olduğunu göstermiştir.
Yangın ve afet halinde yaşanan iletişim eksiklikleri ve koodinasyon bozuklukları:
- Her daim yangın ve afetleri önlemek için birlikte çalışmakla yükümlü, yangın ve afet hallerinde ise ilgili yönetmeliklerde belirtilen şekilde birbirlerinin emrine girmesi gereken birimlerin bağlı bulunduğu çeşitli kurumlar arasında (İlçe Orman Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı itfaiye birimleri, Kaymakamlık, Adalar Belediyesi vb.), siyasi ve fiili çeşitli sebeplerle, sağlıklı ve verimli bir eşgüdüm ve işbirliği yürütebilmelerini sağlayacak ilişki ağı bulunmamaktadır. Kurumlar arası çekişmelerin kurbanı ormanlarımız ve Adalarımız olmaktadır.
- Yangın halinde, İl Orman Müdürü müdahale etmediği sürece, söndürme operasyonunda görev alan bütün birimleri idare etmekle yükümlü İlçe Orman Müdürlüğü'nün hizmetinde, hem iç iletişimini, hem de olay yerine sevk edilen helikopter, uçak, başka ilçe itfaiye birimleri vs. ile iletişimini sağlamak için tek bir telsiz hattı bulunmaktadır. 17 Haziran Heybeliada yangınında, gelen çok sayıdaki ihbar ve bilginin olay yerindeki orman şefine iletilmek istenmesi sebebiyle, bu hat tıkanmış, dolayısıyla olay yerindeki birimlere acil talimat verme imkânı bir süre için ortadan kalkmıştır.
- Çeşitli seviyelerdeki acil durumları Ada halkına duyuracak, halkın bilgisi dahilinde aciliyet seviyelerine göre kodlanmış, açık ve yaygın bir alarm sistemi bulunmamaktadır.
Halkın yangın konusunda eğitim ve tatbikat eksikliği:
- Yangına karşı önlemlerin ve eğitimin yeterli olup olmadığının en sağlıklı kıstası, yeterli sıklıkta Ada genelinde yapılması gereken yangın tatbikatlarıdır. Edinilen bilgilerden, hiçbir Ada'da bu tür hiçbir tatbikat yapılmadığı, yalnızca Orman İlçe Müdürlüğü'nün sadece Büyükada'da kendi içinde tatbikatlar gerçekleştirdiği ve her bir kurumun seyrek aralarla kendi içlerinde toplanıp plan değerlendirmesi yaptıkları anlaşılmaktadır.
- Ada sakinlerinin, yangın dahil her türlü afet halinde, donanımlı, bilinçli ve etkili bir şekilde gönüllü müdahalede bulunabilmeleri için eğitim çalışmaları yürüten, iç tatbikatlarını düzenli olarak sürdüren, daha genel bilinçlendirme toplantılarını üstlenebilecek, Heybeliada özelinde en etkin ve etkili oluşum MAG (Mahallî Afet Gönüllüleri) derneğidir. MAG mensuplarının 17 Haziran Heybeliada yangını söndürme çalışmalarında paha biçilmez katkıları olmuştur. Başta MAG olmak üzere, bu tür eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarını üstlenebilecek, LİDAM ve bizzat Adalar Orman İlçe Müdürlüğü gibi kurum ve dernekler mevcuttur. Ancak bu tür eğitim ve toplantılara katılma, hele hele bunları talep etme bilinci Adalılar genelinde yeterince gelişme imkânı bulamamıştır.
- Ada sakinleri, yangın ve benzeri afet hallerinde kendiliğinden gelişen yardımlaşma ve gönüllü müdahale şevkini fazlasıyla taşımaktadır. Ancak çeşitli esnaf gruplarının, bu tür afet durumlarında, sahip oldukları araç ve imkânlarını, ilgili yönetmeliklerde belirtildiği üzere, gerekli oranda, acil ve ücretsiz olarak, yürütülen çalışmaların hizmetine açmaları gerektiği, afet bölgesindeki dinlenme-eğlenme mekânlarının olağan etkinliklerine ara vermeleri gerektiği gibi konularda yeterli bilgi sahibi olmadıkları gözlenmiştir.
Ada halkı olarak, 17 Haziran Heybeliada yangını esnasında ve sonrasında edindiğimiz bütün bu gözlem, tespit ve bilgilerden yola çıkarak, yukarıda sıraladığımız eksikliklerin giderilmesi için, çok çeşitli ve ayrıntılı öneri ve taleplerimiz oluşmuştur. Taleplerimizi, resmî dayanakları ile temellendirilmiş şekilde, önümüzdeki günlerde ilgili mercilere dilekçe olarak sunacağız. Önerilerimizi, ilgili konunun uzmanlarıdan almakta olduğumuz ayrıntılı bilgilerin desteği ile, önümüzdeki haftalarda paylaşacağız. Talep ve önerilerimizin dikkate alınıp alınmadığını, istenilen doğrultularda harekete geçilip geçilmediğini bütün aşamalarında yakından takip etmek, ayrıca konuyla ilgili kendi imkânlarımızla gerçekleştirebileceğimiz çalışmaları koordine ekmek görevlerini üstlenecek bir ekip oluşturmaktayız. Tüm Adalıların, Ada dostlarının ve konuya hassasiyet duyan sivil toplum kuruluşları ile medya mensuplarının da takip ve çalışmalarımızda bize destek vereceğinden eminiz.
İstanbul Adalar İlçesi Sakinleri |